Bu yıl da “Güneşin Doğduğu İlk Topraklar” teması ile gerçekleştirilen Geleneksel Kars Ardahan Iğdır (KAI) Tanıtım Günleri Ankara’da Filistine destek İsrail kınayarak başladı.
Tacettin DURMUŞ-Turan AKTÜRK/Serhat BİRKİM
Kars Ardahan Iğdır Dernekler Federasyonu (KAİFED) öncülüğünde bu yıl 7’incisi düzenlenen Tanıtım Günleri etkinliği, 18-22 Ekim tarihleri arasında Ankara’da Keçiören Belediyesi Kabala Meydanındaki fuar alanında gerçekleştirilen törenle start aldı.
KAİFED Genel Başkan Erdoğan Yıldırım, bu yılki kutlama etkinliklerinde İsrail’in Filistin halkına uyguladığı orantısız işgalci zulüm ve hastane faciasında hayatını kaybeden yüzlerce masum Filistin halkının yasını tutmak amacıyla eğlence ve kanserlerin yapılmayacağını söyledi.
Bu nedenle açılış töreninde sazları ve sözleriyle tanıtım günleri boyunca sahne alacak olan Kars, Ardahan ve Iğdırlı aşıklar, İsrail’in işgalci ve katliam savaş suçu işlemesini protesto etmek amacıyla sazlarını çalmayarak yere bıraktı. İsrail’i sazlarını yere bırakarak protesto eden yöre aşıkları, Filistin halkının İsrail işgalinden karatılmasının ardından sazlarını tekrar çalacaklarını dile getirdiler.
Filistin’de hayatını kaybeden Müslümanlar için Kuran-ı Kerim ve duaların da okunduğu açılışta Keçiören Belediye Başkanı Turgut Altunok, 65.Dönem Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, KAİFED Genel Başkan Erdoğan Yıldırım ve her üç ilin vali ve milletvekilleri birer selamlama konuşması yaptı. Konuşmaların ardından kurdele kesimi yapıldı. Ardından da tüm protokol mensupları alandaki illere ait stantları ve esnafların tezgâhlarını gezerek, satışa sunulan yöresel ürünler hakkında bilgi aldı.
YILDIRIM “MÜSLÜMANLAR FİLİSTİN’DE EZİYET ÇEKERKEN GÜLMEMİZ, EYLENMEMİZ, HALAY ÇEKMEMİZ VE KAFKAS OYNAMAMIZ DOĞRU OLMAZDI”
Açılış töreninde konuşan Kars Ardahan Iğdır Dernekler Federasyonu Başkanı Erdoğan Yıldırım, “Son 12 gündür içimizi karartan bir şekilde İsrail, Filistin’de katliamlar yapıyor. Müslümanlar orada eziyet çekerken gülmemiz, eylenmemiz, halay çekmemiz ve Kafkas oynamamız doğru olmazdı. Bizlerde valilerimiz, milletvekillerimiz ve KAİFED olarak yaptığımız toplantıda bu kararı aldık. İsrail’i şiddetli bir şekilde kınıyoruz. Sınır boylarının evlatları Kars, Ardahan ve Iğdırlılar olarak en iyi işgalleri bizler biliriz. Onun içinde her birlikte top yekun işgalle karşı üstümüze düşeni yapmak zorundayız. Müslüman mazlumların Gazze’de soykırıma maruz kalmaları kabul edilebilir bir durum değildir. Onlar insanlık ve Yüce Rabbimiz katında cezasız kalmayacaklar. Kendi topraklarında zülüm gören Filistinli kardeşlerimizin yanında olacağız. Bizler 7 yıldır geleneksel hale getirdiğiniz bu tanıtım günlerinde bölge illerimizi müzikleriyle, kültürüyle, sanatıyla, yöresel ürünleri ve kısacası tüm güzellikleriyle hem Ankaralılara, hem Ankara’daki diğer hemşeri gruplarına en iyi şekilde tanıtımını yapıyoruz. Burada bizler destek veren tüm milletvekillerimize, valilerimize, belediye başkanlarımıza, STK ve oda başkanları ile özellikle Keçiören Belediye Başkanımız Turgut Altunok’a ve katılımcı esnaflarımıza teşekkür ediyorum. 5 gün boyunca kapımız tüm Ankara halkına açık olacak” dedi.
Kars Valisi ve Belediye Başkan Vekili Ziya Polat da yaptığı konuşmada, Ankara’da yaşayan her bir Karslı, Ardahanlı ve Iğdırlı vatandaşın, en bir arkadaşını veya yakını yılda bir kez de olsa memleketine davet etmesini istedi.
Bu yılki tanıtım günlerinin İsrail’in Filistin halkına yaptığı zulmün gölgesinde gerçekleştirdiklerini de belirten Vali Polat, “Tabi Anadolu'nun kapısı, Türklerin Anadolu’ya giriş kapısı, 1064 yılında Sultan Alparslan Han’ın fethettiği topraklar, Ebu’l Hasan Harakani Hazretlerinin manevi önderliğinde olan topraklardan, tüm şehirlerimizden; Kars'tan, Ardahan’dan, Iğdır’dan hepinize sevgiler, saygılar getirdik.
Tabii tanıtım günleri önemli ama maalesef bugünler yüreğimiz acıdığı için kan ağladığı için eğlenceden çok birbirimize kavuşmak, sıladan gurbete selam getirmek için buradayız. Tüm şehirlerimizden şunu rica ediyoruz; Evet tanıtım günleri Ankara'da ancak her hemşerimizin bir komşusunu Kars’a, Ardahan'a, Iğdır’a getirmesini istiyoruz. Asıl tanıtımı yerinde yapmamız gerektiğini düşünüyoruz.
Tekrar tanıtım günlerimizin hayırlı olmasını diliyorum. İnşallah hemşerilerimizle kucaklaşmaya vesile olur. Ankara'daki diğer insanlarımızla tanıtmaya vesile olur. Bir daha söylüyorum; Kars'ı, Ardahan'ı, Iğdır’ı tanıtmak yerinde olur.“ diye konuştu.
65’inci Dönem Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan da yaptığı konuşmada İsrail’in Filistin’de uyguladığı katliamları kınayarak birlik ve beraberlik mesajları verdi.
İsrail’i kınamak için aşıkların sazlarını yere bıraktığını ifade eden Arslan, “Ne yazık ki Filistin’de 12 gündür bir zulüm bir acı ve bir soykırım yaşanıyor. Elbette ki aşıklarımızın söylediği gibi kısa süreli de olsa sazlar yere bırakılmalı ama sözler yere bırakılmamalı. O sözlerde karşılık bulabilmeli o sözler güçlü olabilmeli. O sözlerin güçlü olabilmesi için de birlik ve beraberlimizin her zamankinden daha fazla daha güçlü bir şekilde devam etmesi lazım. Nitekim hatipler bunu ifade ettiler, inşallah bizim birliğimiz beraberliğimiz güçlü bir şekilde devam ettikçe, sözümüzün etkisi dünyada daha da güçlü çıktıkça, affınıza sığınarak ‘bunlar kudurmaya devam edecekler.’ Diyorum. Ama istedikleri kadar kudursunlar, istedikleri kadar ‘insanlık’ desinler, ‘hukuk’ desinler, inşallah karşılığını bulacaklar. Hem derslerini alacaklar hem de inşallah kahru perişan olacaklar. Dolayısıyla onları lanetlediğimizi söylemeye gerek yok. Zaten lanetliyoruz. ‘Savaşıyoruz’ diyorlar hastanedeki yaralıya bomba atıyorlar, atom bombası kullanıyorlar. Sen kiminle savaşıyorsun; evine gelmişsin, bahçesine evine çökmüşsün. Sonra diyorsun ki ‘sen misafirsin çık buradan’ tam da buna benziyor. Dolayısıyla değerli hemşerilerimiz biz inşallah lanetleme devam edeceğiz, inşallah sözümüzü her yerde söyleyeceğiz. Ama tekrar istirhamım ve tekrar önemsediğin bir şey var. O da bir ve beraber olursak, güçlü olursak, sözümüzün etkisinin güçlü bir şekilde geçtiğini naçizane görmüş bir kardeşinizim. Daha önce de ülkemizi temsilen yurt dışına gidiyorduk. Yurt dışında muhataplarımızla konuşuyorduk. Bizi hiç dinlemiyorlar dı bile. Şimdi tam tersi Türkiye adına bir yere gittiğimizde ‘acaba Türkiye temsilcisi ne diyecek, acaba Recep Tayyip Erdoğan’ın temsilcisi ne diyecek’ diye ağzımızın içine bakıyorlardı. O mangalda kül bırakmayanlar, o ‘hukuk ve insanlık’ diyenler şimdi bunu en acı ve en ağır şekilde çiğnerken hiç unutmasınlar ki çok daha kötüsüyle çok daha ağrıyla karşılaşacaklar.” Şeklinde ifadeler kullandı.
