Bugün Kerbela vakıasına giden yolda ilk gün.Kerbela vakıasını iki farklı şekilde ele alalım.

“Melekler; 'Biz seni övüp yüceltirken ve sürekli tasdik edip dururken orada bozgunculuk çıkaracak ve kanlar akıtacak birini mi var edeceksin?' dediler”
İşte bu meleklerin gördüğü ve itiraz ettiği o kısımdır. Bu sayfada kerbelanın cinayet, zulüm ve vahşet;
Yezid ve benzer zihniyetlerin katil olduğu gerçeği vardır. Fakat meleklerin itirazına aynı ayetin devamında Allah şöyle buyurmaktadır; "Ben şüphesiz sizin bilmediğinizi bilirim." İşte bu Kerbela'nın diğer sayfası olan hamaset, iftihar ve nuraniliktir. Kerbela'nın yiğitliği cinayetlere galip gelmektedir. Çünkü Hz. Hüseyin(a.s) bir beden değil bir mekteptir. Nitekim Hz. Zeynep de(s.a) Yezide böyle söylemişti;
"Ne planın varsa uygula. Elinden gelen çabayı sarf et. Mücadeleni yap. Allaha yemin ederim ki ne bizim adımızı ortadan kaldırabileceksin ne de vahyimizi yok edebileceksin."
Sosyal bir din olan İslam bu denli bir alçaklığın tekrar yaşanmaması ve Hüseyini mektebin toplumun her ferdine örnek olması için bu vakıanın her yıl anılmasını gerekli görmektedir.

Zeynebin feryadı Arş-ı Âlâ'da,
Başsız beden kaldı Kerbubelada,
Mazlumlar çağırıyor seni imdada,
Şehitler şahı Ya İmam Hüseyin(a.s).

Muharrem Ayı içerisinde yapılacak olan ibadetlerin Hak tarafından kabul olmasını dilerim. 
Fahrettin Tuncay 
Avcılar Belediyesi CHP Meclis Üyesi