20 yıldır yaz kış demeden son kuruşuna kadar helal parayla yapılmış bu kapı hep açık…
20 yıldır sineması olmayan Ardahan’da halka ücretsiz film gösterimleri sunuyoruz...
20 yıldır tiyatrosu olmayan Ardahan’da gençlerimiz Dursun Akçam Tiyatro Topluluğu ile tiyatro oynuyor; dışarıdan gelen ekiplere sahne olanağı sağlıyoruz...
20 yıldır kütüphanesindeki binlerce seçkin kitap ile halkımızın okuma ve öğrenme aşkını karşılamaya çalışıyor, öğrenciler sıcak bir ortamda dersleriyle uğraşıyor, kaynaklardan yararlanıyor…
20 yıldır her sabah düzenli alınan dergileri, günlük gazeteleri ile özgür bir kültür ortamının kapıları açılıyor…
20 yıldır demokratik kitle örgütleri, siyasi partiler, üretici birlikleri, okullar burada toplantılarını yapıyor…
20 yıldır Dursun Akçam Ormanı’na fidan dikiyoruz, Ardahanlılar, gelen konuklarımız, onurla “dikili bir fidanım var” diyebiliyor; Dr. Serap Kavalcı’dan, Dr. Mustafa Şerif Onaran’a artık yaşamda olmayan dostlarımızın fidanları o ormanda Kafkas güneşi ile selamlaşıyor
20 yıldır kültür sanat günleri yapıyoruz
20 yıldır Doğan Hızlan’dan Adalet Ağaoğlu’na Vecihi Timuroğlu’ndan Prof. Dr. Oğuz Makal’a, Musa Eroğlu’na, Arif Sağ’a, Sadık Gürbüz’e, Ahmet Telli’ye, yüzlerce bilim insanına, sanatçıya, gazeteciye ev sahipliği yapmaya çalıştık; aramızda olmayanların orada hiç sönmeyecek yıldızlarını, anılarını selamlıyor, yaşayanlara en içten selam ve saygılarımızı, minnet duygularımızı sunuyoruz
20 yıldır her isteyene özgürce konuşabileceği bir kürsü sunduk, bir mikrofon uzattık
20 yıldır dünyanın en zengin kır çiçeğine sahip bu coğrafyada, en usta nektar toplayıcısı Kafkas Arısı’nın yurdunda, dünyanın en sağlıklı ve lezzetli süt ve süt ürünlerinin alındığı Ardahan’da “ille de örgütlü üretici, ille de kooperatifleşme” diye haykırmaya çalıştık,
20. Dursun Akçam Kültür ve Sanat Günleri için 12 Mart Çarşamba günü saat 17.00’de Dursun Akçam Kültürevi’nde dostlarla buluşacağız
Başlangıçta çok sıkıntılar çektik; çok baskılara uğradık, asılsız dedikodularla, çirkin iftiralarla yıpratıldık. Yılmadık, usanmadık, yorulmadık, boyun eğmedik; özgür ve onurlu bir duruşu sürdürmeye, yüz on altı yıl önce Cenubi Garbi Kafkas Cumhuriyeti’nde, seksen beş yıl önce Cılavuz Köy Enstitüsü’nde yakılmış bir ateşi diri tutmaya çalıştık. Kardeşliği, barışı, emeğe saygıyı, halk egemenliğini, özgürlüğü, onuru yaşatma çabası içinde olduk.
Bugüne kadar Dursun Akçam’dan eşi Perihan Akçam’a kalmış emekli aylığıyla kapısını açık tutmaya, ayakta durmaya çalışan Dursun Akçam Kültür ve Sanat Vakfı ve Kültürevi, sayıları 110 olmuş güzel insanların üye olmasıyla daha bir güvenle duruyor yerinde, umudu ve inadı çoğalttı; inançla yürüyor yolunu…
Selam olsun Dursun Akçam Kültür ve Sanat Vakfı’nın Ardahan’dan Sinop’a Devrek’e, Karabük’ten İstanbul’a, İzmir’e, Ankara’ya, Almanya’ya, Fransa’ya, İsviçre’ye, yurdun ve yeryüzünün birçok coğrafyasında yaşayan üyelerine…
Selam olsun omuz verenlere, selam olsun sese ses, ışığa ışık ekleyenlere…
20. yılımıza selam olsun…
Gününüz aydın olsun değerli dostlar…
10 Mart 2025, Alper Akçam (Ardahan yolcusu)
