30 Ağustos zaferi, Atatürk'ün başkomutanlığı sırasında gerçekleştiğinden ''Başkomutanlık Meydan Muharebesi'' adıyla da bilinir. Büyük Taarruz, 30 Ağustos 1922 tarihinde başarıyla sonuçlanmış, 9 Eylül 1922'de İzmir alınmış ve düşmanlar kaçmıştır. Böylesine zor ve görkemli bir savaşı sözcüklerle anlatmak ve cümlelere sığdırmak gerçekten olanaksızdır. .
Peki nasıl oldu da yenilmezliğine inanılan vahşi kapitalistler dize getirildi, Bunu kısaca irdeleyelim.
Dünyanın hayranlıkla izlediği bu Büyük zafer ile ilgili olarak söylenen sözler bir övgü olmaktan öte, aynı zamanda yaşananların sade bir şekilde dile getirilmesinden ibarettir.
Mahatma Gandhi “Mustafa Kemal İngilizleri yenene kadar, Tanrı’nıyı da İngilizlerin yanında zannederdim.” diyor.
Parsel parsel yabacılara yok pahasına satılan yerler, sıradan bir toprak parçası değil, bizim toprak anamızdır. Şehit dedelerimizin kanlarıyla yoğurarak bizlere koruyalım ve sahip çıkalım diye emanet edilen namusumuzdur. Özetle; toprak vatandır,anadır. Satılması asla kabul edilemez ve onaylanamaz. Necmettin Halil Onan ülke toprağını şöyle tanımlıyor.
Dur yolcu! Bilmeden gelip bastığın
Bu toprak, bir devrin battığı yerdir.
Eğil de kulak ver, bu sessiz yığın
Bir vatan kalbinin attığı yerdir.
Tarih 26 Ağustos. Afyon ovasında sabaha doğru hava soğuk ve çıt çıkmıyor. 37687 süvari, 31.409 yaya askerimiz, 8658 subay birliklerinin başlarında sessizce gelecek emri bekliyorlardı. Saat 04.45. Mavi gözlü dev, süvarilerin komutanı Fahrettin Altay'a “ hakkınızı helal ediniz" dedi. Bu ifade, sessizce kulaktan kulağa saniyeler içinde ulaşır ulaşmaz cevap geldi "helal olsun" . Artık ova uyanmış, ok yaydan fırlamış ve ölümsüz lider Mustafa Kemal "ordular ilk hedefiniz Akdeniz’dir ileri” komutunu vermişti..
Var gücüyle zafere koşan askerlerimiz İzmir’e ulaşarak Cumhuriyete giden yolun temel taşlarını döşemeye başlamışlardı.
Savaş, anlatıldığı kadar kolay değildi. O güzel insanlar, gözlerini kırpmadan vatan için şehit düşerek, bu toprakları bizlere emanet ettiler. Onlar görevlerini yaparak huzurla yerin altında, biz ise satılan vatan parçalarına göz yumarak yer yüzünde uyuyoruz. Bu yaşananlardan sonra Mehmet Akif Ersoy şöyle diyecekti.
Vurulmuş tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,
Bir hilâl uğruna, yâ Rab, ne güneşler batıyor!
Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın?
“Gömelim gel seni tarihe” desem, sığmazsın.
Savaşın mimarı ile ilgili bir anıyla bitirelim yazımızı.
26 Ağustos 1922 günü Büyük Taarruz’un başladığı anda Kocatepe’de Mustafa Kemal Atatürk ile Fevzi Çakmak arasında geçen ve Fahrettin Altay Paşa’nın aktardığı Av. Sabri Tankut tarafından anlatılan bir anı.
Planlandığı şekilde 26 Ağustos 1922 sabah saat 05.00’te başta Mustafa Kemal olmak üzere İsmet Paşa, Fevzi Çakmak, Nurettin Pasa, ben ve diğer komutanlar, ordu karargâh olarak Afyon Kocatepe’deydiler. Plan gereği Taarruz; önce top atışlarıyla başladı. Bu bir baskındı ve 20 dk. sürdü. Ardından tahrip atışları 10 dakika devam etmişti.
Komutanlar Mustafa Kemal’in emrini beklerken Yunan mevzilerinde alevlerin yükseldiği, hedeflerin vurulduğunu, düşmanın mevzilerini terk ederek geri çekilmeye çalıştığı anlaşılıyordu. Fevzi Çakmak, “Haydi Kemal, düşman kaçıyor, taarruz emrini ver.” Diyor, Mustafa Kemal ise ”Dur Abi” diye cevap veriyor.
Bir süre sonra Fevzi Çakmak : “Kemal, tarihi bir fırsatı kaçırıyorsun, düşman yan mevzilerine yerleşecek, emini ver artık. ” diye ısrar ediyor. Mustafa Kemal, yine “Dur Abi” deyince, Fevzi Çakmak, bu kez “Allah aşkına Kemal ver şu emri, komutanlar seni bekliyor, yeter artık .” diye sesini yükseltir. Mustafa Kemal yine “Dur Abi” dediği sırada Yunan ordusunun terk ettiği mevzilerde büyük patlamalar başlar.
Mustafa Kemal’in taarruz ve takip emrini geciktirme sebebi anlaşılır. Yunan ordusu, geri çekilirken cephe boyunca mevzilere saatli bombaları yerleştirmiş, askerlerimize tuzak hazırlamışlardı . Mustafa Kemal’in öngörüsü, büyük bir felaketi önlemişti. .Fevzi Çakmak, Mustafa Kemal’e sarılıyor ve. “Seni bize Allah mı gönderdi Kemal” diyor. Daha sonra süngü hücumu ve ileri top atışlar emrini veriliyor.
Mustafa KÜPELİ
mustafakupeli36@gmail.com