Kars, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinde destansı bir sayfa olarak tarihe geçti. 30 Ekim 1920’de düşman işgalinden kurtulan Kars, bu yıl kurtuluşunun 105. yıl dönümünü gurur, coşku ve minnetle kutluyor.
Bir Direnişin ve Umudun Şehri
Birinci Dünya Savaşı sonrasında işgale uğrayan Kars, 1918-1920 yılları arasında büyük acılar yaşadı. Ancak halkın inancı, azmi ve milli ruhu sayesinde 30 Ekim 1920 sabahı Kars yeniden Türk bayrağına kavuştu.
Doğu Cephesi Komutanı Kazım Karabekir Paşa komutasındaki kahraman Türk ordusu, Ermenistan işgaline son vererek Kars’ı vatan topraklarına kattı. Bu zafer, yalnızca askeri bir başarı değil; aynı zamanda Türk milletinin özgürlük iradesinin sembolü oldu.
Kazım Karabekir Paşa ve Kars Zaferi
Kars’ın kurtuluşu, Doğu Cephesi’nin önderi Kazım Karabekir Paşa’nın stratejik dehası ve askerlerimizin kahramanlığıyla kazanıldı. Karabekir Paşa, 28 Ekim 1920’de başlattığı harekâtı iki gün içinde tamamlayarak, 30 Ekim sabahı Kars Kalesi’ne Türk bayrağını yeniden çekti.
Bu büyük zafer, ardından imzalanan Gümrü Antlaşması ile Doğu sınırlarımızın güvence altına alınmasının da yolunu açtı.
Kars Halkı Yine Ayakta
Her yıl olduğu gibi bu yıl da Kars’ta kurtuluş günü kutlamaları büyük bir coşkuyla gerçekleştiriliyor.
Törenlerde öğrenciler şiirler okuyor, mehter takımı gösterileriyle milli duyguları canlandırıyor. Şehitliklerde dualar okunuyor, Türk bayraklarıyla süslenen cadde ve meydanlar bir kez daha milli birlik duygusunu yaşatıyor.
Kars, Milli Mücadelenin Sönmeyen Işığı
Kars, yalnızca sınır kenti olmanın ötesinde; Anadolu’nun bağımsızlık ruhunun en güçlü simgelerinden biri. 30 Ekim 1920, Kars halkının “esareti kabul etmeyen” direncini ve milletimizin birliğini tüm dünyaya ilan ettiği gündür.
Bugün, Kars’ın kurtuluşu kutlanırken, o günün kahramanlarını rahmet ve minnetle anmak; geleceğe aynı bilinçle yürümek her Türk yurttaşının görevidir.
Ayten ALKAŞI
Halk bilim Araştırmacısı



