Dr.ALPER AKÇAM

Tarih: 22.04.2025 10:36

KÖYÜN ENİSDOSU AYAKTA ALKIŞLANDI!

Facebook Twitter Linked-in

Ardahan Ölçek Köyü’nün 2. Dünya Savaşı eşiğindeki yoksulluk yıllarında hayatını kuşatan dağları aşmak sevdasındaki Dursun, köylüsü Kat İso’dan duymuştur Cılavuz’da “Enisdo” diye bir okul açıldığını, köylü çocuklarını okutup öğretmen yapacaklarını. Oraya giriş bir “ilkmektep şahadetnamesi”ne ihtiyaç vardır.

Okuma yazmayı köyde kısa bir süreliğine açılmış millet mektebinde ve kendi çabasıyla öğrenmiştir Dursun. Köylerinde okul yoktur. Çarıklı ayaklarıyla bir şahadetname alabilmek için vurur 14 km’lik, yayan yapıldak üç saat süren Ardahan yollarına. 23 Şubat İlkokulu bahçesinden üç kez dilenci sanısıyla kovalanır. Dördüncü gidişinde bir kadın öğretmenin ona sahip çıkmasıyla ilkokul dördüncü sınıftan başladığı o okulu başarıyla tamamlar ama sorunlar bitmemiştir. Cılavuz, törenlerde okuduğu şiirle kaymakamdan bir de ayakkabı armağan almış yoksul Dursun’u kabul etmez. Şehir okulu bitirenlere kapalıdır Köy Enstitüleri.

Mücadele sürer… Dönemin Maarif vekili Hasan Âli Yücel’e yazılmış mektuba İlköğretim Genel Müdürü, daha sonra “Baba” diye anacakları İsmail Hakkı Tonguç’tan gelen, Dursun’u gözlerini öperek kutlayan yanıt,  Cılavuz Köy Enstitüsü yıllarından köy öğretmenliğine, Cılavuz’da tanıştığı yetim memur kızı Perihan ile evlilik, sonrasında Gazi Eğitim Enstitüsü, yazarlık, öğretmen örgütlülüğü ve sendikal mücadele, gazetecilik, soruşturmalar, mahkemeler, tutukluluk, sürgün ve sığınmacılık yılları başlar.

“Kafdağı’nın Ardı”ndan çarıklı ayaklarıyla yoksul bir köylü çocuğu olarak gelip adını ansiklopedilere geçirmiş, Almanya’da Hamburg kıyılarında adını tabelalara astırmış ve yalınayak sonsuzluğa göçmüş bir yaşam öyküsü…  

Bir tiyatro sahnesine sığmayacak kadar zengin, üretken ve direniş sayfalarıyla dolu bir hayat ile, Türkiye Cumhuriyeti’nin onur kaynağı, eğitim ve kültürün, ülke olarak kurtuluşun sabah yıldızı, UNESCO’nun tüm dünyaya örnek eğitim modeli olarak önerilmiş, toprak ağalığının, yerli bezirgânların, besleme burjuva sınıfının emperyalist ABD ile el ele vererek kapattıkları Köy Enstitüleri’nin öyküsünü bir tiyatro metni ile sahneye aktarmaya çalıştık. Hepsi farklı bir alanda çalışan ama tiyatroya sevdalı İNSANART Tiyatro Topluluğu, yol göstericileri, Dursun Akçam Vakfı üyesi Kımız Bozkır’ın önderliğinde 21 Nisan Akşamı ilk gösterimi için izleyici ile buluştu.

Oyun bitiminde bir salon dolusu insan ayakta alkışladı sahneyi ve oyuncuları. Kendi yaşamının öyküsünü izlemeye gelmiş 95 yaşındaki Perihan Akçam da en ön sıradaydı.

Birlikte fotoğraf çektirmek isteyenlerin, kutlama için koşanların yarattığı karmaşa onlarca dakika sürdü.

25 Mayıs Cuma akşamı Mamak Belediyesi Hikmet Şimşek Sahnesi’nde (Eski Konservatuvar Binası) oyun tekrar sergilenecek. Yeniden izlemek isteyenlere de açık kapılar, ilk gelenlere de…

“Köyün Enisdosu” Köy Enstitüleri ile ilgili ilk tiyatro oyunu oldu. Temel sağlam atıldı gibi görünüyor.

Karanlık niyetli fırtınalara karşı direnebilmenin tek yolu, kültürümüze ve kültürel değerlerimize sahip çıkabilmek, onları yaşatıp çoğaltabilmek, bugünlere ve yarınlara aktarabilmektir.

Gününüz aydın olsun değerli dostlar.

 

22 Nisan 2025, Alper Akçam (Not: Bugün Saat 18.00’de Derince Yenikent Kültür Merkezi’nde dostlarla buluşacağız “Köy Enstitülerinden Günümüze” konuşacağız. 

 KÖYÜN ENİSDOSU ÇANKAYA6.jpeg


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —