ABD emperyalizmi ve onun Orta Doğu’daki ileri karakolu, acımasız cinayet örgütü İsrail yönetimi bütün dünyanın gözü önünde Filistin’de, Gazze’de çoluk çocuk demeden, insanlara yaşam hakkı tanımadan evlerini başına yıkıyor, kan döküyor. Bütün İslam dünyasında büyük sorunlar var. Afganistan’dan Suriye’ye, hatta İran’a emperyalizmin iğrenç din istismarcısı oyunları ile kadınlar ve çocuklara yaşam hakkı tanınmıyor. Düne kadar ABD ve İsrail’e kafa tutan tek Arap devleti olan Suriye de ABD ve onunla birlikte hareket eden birilerinin marifetiyle İsrail cinayetlerine ses çıkarmaz, Golan tepelerinden Şam yakınlarına kadar topraklarının işgal edilmesine gık diyemez duruma getirildi. Suriye’nin yalandan “terörist” yaftasıyla başına ödül konulmuş, aslında ABD oyuncağı olan lideri, ABD televizyonlarında eski CİA başkanı ile birlikte pozlar verdi; kendisine övgüler dizildi. O da utanmadan karşısındakine gülümsedi. Bu son tablo da bütün dünya ve Türkiye için bir ayıraç gibi kör gözüne girecek bir görüntüdür. Gazze olaylarını başlatan Hamas’tan IŞİD’e, El Kaide’ye bütün İslami ihanet örgütlerinin arkasında da ABD emperyalizmi vardır.
Bugün Gazze’de insanlık dışı olaylar yaşanıyor. Bütün dünyada biraz vicdan sahibi olan herkes Filistin için ayağa kalktı. Bu bir insanlık sınavıdır. Gazze ve Filistin kurtarılamazsa, bu vahşete göz yumulursa, yazık olsun bilimine de kültürüne de, yüz birlerce yıllık insanlık birikimine de. Bizim ülkemizde de ABD emperyalizminin acımasız politikalarına “stratejik müttefik” gözüyle yandaşlık yapanlar, kendi iktidar ve çıkarları için aynı minvalde davrananlar var.
Emperyalizme karşı Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde yeryüzünün ilk büyük ve şanlı Kurtuluş Savaşı’nı vermiş Türkiye Cumhuriyeti, o gün olduğu gibi bugün de mazlum halklara örnek olmalı, Gazze ve Filistin’de yaşanan cinayetlere karşı etkin bir biçimde öne çıkmalıdır.
Orta Doğu’da yaşananların dününü ve bugününü karşılaştırmak bize çok önemli bir tarih dersi verecektir. “Hartum Üniversitesi’nde, Musul’un bahçelerinde veya Halep kahvelerinde Gramsci’nin kitaplarıyla; Berthold Breht piyesleriyle, Nazım Hikmet veya Paul Elaurd şiirleriyle, devrimci şarkılarıyla yaşayan, Vietnam Savaşı’na, Lumumba’nın öldürülmesine Mandela’nın hapse atılmasına karşı gösteriler yapan öğrenciler, onların arasında Afgan ve Yemenli kızların ışıldayan gülümsemeleri…” (Amin Maalouf, Uygarlıkların Batışı, s 64)
Hele de o kızların ışıldayan gülümsemeleri... Aynı Maalouf’un ABD ve Batı dünyasının çevirdiği bunca oyuna karşı hakkıyla bir “emperyalizm” deyimi kullanamayışı, dünyada yaşanan tüm olumsuz gelişmeleri “bizim oğlan bina okur, döner döner yine okur” anlayışıyla kırk yıl önce yıkılıp gitmiş Sovyet sistemine bağlamaya kalkmış olması da bir kültür ayıbı, bir aydın ihaneti olarak anlaşılmalıdır. Sondan bir önceki kitabı “Empedokles’in Dostları”nda da ABD emperyalizmini yeryüzünde demokrasi ve geleceğin kurtarıcısı olarak bakmayı sürdürür. On yıllardır Paris’te yaşamaktadır; nimetlerinden yararlandığı Batı dünyasına karşı minnet borcu ödemektedir. Bizim Nobel ödüllü yazarımız Orhan Pamuk’un Kar romanında “Siyasal İslam” üzerinden yaptığı kurgu da aynı minvalde gider. Mustafa Kemal Paşa’yı ve yurtsever sol düşünce karalanmaya çalışılır. Onun içindir ki, AKP’nin iktidar olduğu yıl, Orhan Pamuk’un romanı ABD’de en çok satan on roman arasına girmişti.
Dün akşam, CHP’nin Eyüp’te yaptığı miting ve Filistin davasına sahip çıkışı çok önemlidir. Orada yapılan konuşmalarda ABD emperyalizminin çirkin yüzü ve onunla işbirliği yapanların politik manevraları da açıkça dile getirildi.
Kendi ikbal ve iktidarları için ABD emperyalizmi ile anlaşmaya çalışanlar, Orta Doğu’da, Suriye’de onların politikalarına paralel bir tutum izleyenler bölgemizde yaşanan kötülüklerin sorumluları arasındadır. Türkiye Cumhuriyeti, bir an önce kendi kuruluş ilkeleri doğrultusunda onurlu bir dış politikaya dönmeli, mazlum halklara önder olmalıdır.
Bunun için de ülkemizde adalet, demokrasi ve özgürlük için mücadele bütün yeryüzünün geleceğini de ilgilendirmektedir.
Selam olsun Filistin’e, Gazze’ye; selam olsun insanlık için emperyalizme ve onun jandarması İsrail yönetimine karşı direnenlere…
Gününüz aydın olsun.
25 Eylül 2025, Alper Akçam