AYTEN ALKAŞI

Tarih: 20.01.2025 15:39

"SOSYAL MEDYA RAHATLIĞI: ÇEVRİMİÇİ DENGEYİ BULMAK"

Facebook Twitter Linked-in

İşim gereği sosyal medyada oldukça fazla zaman geçiriyorum ve bu platformlarda hissettiğim rahatlık ve kolaylık seviyesinin ne kadar normal olduğunu sık sık sorguluyorum. Düşüncelerimi, fotoğraflarımı ve güncellemelerimi yüzlerce, hatta binlerce kişiyle tek bir tıkla paylaşabilmek oldukça kolay. Akışlarda gezinirken özenle seçilmiş görseller ve dikkatle hazırlanmış gönderilerle karşılaşıyorum. Bu durum, sanal yabancılardan onay ve kabul arama döngüsünün hiç bitmediği bir his yaratıyor. Bir yanım, bu şekilde hissetmenin artık normalleştiğini kabul etse de, diğer yanım bunun gerçekte hayatın tam bir yansıması olmadığını biliyor.

Sık sık beğeniler, yorumlar ve paylaşımlar arasında kaybolmuş buluyorum kendimi. Ancak günün sonunda, sosyal medyada gördüklerimizin insanların yaşamlarının yalnızca bir özeti olduğunu ve hiçbir zaman tam bir hikaye sunmadığını kendime hatırlatmam gerekiyor. Sosyal medyanın olumlu etkileri elbette var. Arkadaşlarımızı ve sevdiklerimizi kolayca takip edebiliyor, iletişimde kalabiliyoruz.

Beğeni parçası, takip modeli gibi metriklerin önemsenmesi de duygusal olarak bizi esnekleştiriyor. Bu nedenle sosyal medyayı kullanırken dikkatli olmak, gerçeklik ile sanal dünya arasındaki dengeyi korumak önemlidir. Sosyal medyanın duygusal etkilerinin ortaya çıkması, bu platformları daha iyi bir şekilde kullanmamıza yardımcı olabilir. Kendimize sık sık hatırlatmak, sosyal medyadaki her şeyin gerçeklikten uzak olması ve kendi değerimizi bu platformlara göre belirlemememiz gerektiğini unutmamak önemlidir.

Peki, sosyal medyada bu rahatlık seviyesi normal mi? Belki. Ancak mola vermek, sınırlar koymak ve gerçek bağlantıların ve öz değerin dijital dünyanın ötesine geçtiğini hatırlamak önemlidir.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —