Birçok şeyin değerinin yeterince bilinmediği bir ülkede
Tüyün kılıca değdiği gölgede
Özünde / iyilikle kötülüğün göğüs göğüse geldiği o yerde
Yalanla doğruluğun / dürüstlüğün savaştığı her iç siperde
Apak bulutlar akıp giderken göklerde
Bir ad / ölümsüz bir sabahyıldızı olur / yaşar gönüllerde
O anıt makamın hemen kucağında / mermer müzelerde kutsal bir savaşın kıpkırmızı kanı
Bir millet sarılmış / parçalanırken ihanet çemberinde
Vatan ve millet sevgisiyle / parlayan bir yıldız doğmuş karanlık gecelerde
Dişle / tırnakla kazanılmış bir onur
Emperyalizme ve kapitalizme diz çöktürmüş mazlumlar / cihana örnek
Üretene selam / köylüdür bu ülkenin efendisi
Ne han / ne hamam / ne sırça saray
Gelecek gençlerde / gelecek / bedelsiz ve beklentisiz seven çocuk gönüllerde
Zaman adını ve anısını unutturur sanmış bezirgânlar
Ne iftiralar / ne çamur sıçratmalar / ne hak etmeyene makam dağıtmalar
Baş edememiş / boyun eğmiş / ihanetin yeniçağa uzanmış egemenleri
Geçen her günde bir kat daha büyümüş sevgi
Sıcacık bir kordur o / alnı ak / vicdanı temiz gönüllerde
Her 10 Kasım’da dolar gözler / kabarır yürekler
Yeniden yükselir / barış ve kardeşlik türküleri
Adalet ve özgürlük isteyen halkımın sesleri
Gâzi Mustafa Kemal Atatürk izliyor sizi / uyanın insanlar
Selamlayın doğan günü
Anıttepe’den ülkemize / yeryüzüne ve tüm evrene
Onurla / umutla / inatla yeni bir hayat filizleniyor…
10 Kasım, Alper Akçam



