AYTEN ALKAŞI

Tarih: 22.02.2025 10:55

"Yaralardan Doğan Umut: Ardahan'da Tarih ve Kadın Gücü"

Facebook Twitter Linked-in

Ardahan, tarih boyunca birçok medeniyetin izlerini taşıyan, kültürel ve tarihi zenginlikleriyle ön plana çıkan bir şehirdir. 3000 yıllık köklü geçmişiyle bu topraklar, Hazar Türklerinin Arda kolunun adını alarak tarihin derinliklerine kazınmıştır. Zaman içinde farklı hükümdarlıkların hâkimiyetine giren Ardahan, savaşların, göçlerin ve değişimlerin izlerini taşımaktadır.

Osmanlı İmparatorluğu döneminde önemli bir sancak olan Ardahan, 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’na kadar Osmanlı hâkimiyetinde kalmış, ancak savaşın ardından Rusya'ya bırakılmıştır. Yıllarca süren bu esaret, halkın hafızasında derin yaralar açmıştır. 1918’de Osmanlı topraklarına yeniden katılan Ardahan, Mondros Ateşkes Antlaşması’nın ardından bir kez daha işgal tehdidiyle karşı karşıya kalsa da 1921 yılında özgürlüğüne kavuşmuş ve Türkiye Cumhuriyeti’nin bir parçası olmuştur.

Savaşın Mağduriyetini En Çok Kadınlar Yaşadı

Savaş, yıkım ve acılarla dolu bir gerçekliktir; ancak en büyük mağduriyetlerden birini her zaman kadınlar yaşamıştır. Yoksulluk, zorunlu göç ve savaşın gölgesinde büyüyen korkular, kadınların yaşamını derinden etkilemiştir. Savaş dönemlerinde kadınlar, yalnızca sevdiklerini kaybetmekle kalmamış, aynı zamanda cinsel şiddet, istismar ve insanlık dışı muamelelere maruz kalmıştır.

Göç yollarında çocuklarıyla hayatta kalma mücadelesi veren kadınlar, güvenli bir geleceğin hayalini kurarak, hayatta kalmak için savaşmak zorunda kalmışlardır. Ancak bu travmaların izleri, yalnızca geçmişte değil, bugün de derin yaralar açmaktadır. Kadınların psikososyal destek alması, haklarının korunması ve toplumda güçlü bireyler olarak yerlerini alabilmeleri, daha adil ve barışçıl bir dünya inşa etmek için kritik bir adımdır.

Ardahan gibi tarihi ve kültürel değerleriyle ön plana çıkan şehirlerde, kadınların güçlenmesi için atılacak adımlar büyük önem taşımaktadır. Geçmişten günümüze yaşanan acılar, bizlere ancak birlik ve beraberlikle daha güçlü bir gelecek inşa edebileceğimizi göstermektedir. Umuyoruz ki, Ardahan gibi kadim şehirlerde, kadınların yaşadığı mağduriyetleri en aza indirmek için gerekli adımlar atılır ve bu topraklarda barışın, adaletin ve eşitliğin hüküm sürdüğü bir gelecek inşa edilir.

Ayten Alkaşı

Halk Bilim Araştırmacısı


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —